Büyü yapmak büyük bir günah olduğu halde insanlar nefslerine hakim olamayarak kendi çıkarları için büyüye başvurmaktadırlar.Çokca uğraşmakla halledilemeyecek işlerin büyü vasıtasıyla kolayca ve kısa zamanda hal yoluna konulması büyüyü insanların gözünde cazip hale getirmektedir.Örneğin bir kişi sevdiğini ne yapsa etse kendine bağlayamaz ona kendini şirin gösterip sevdiği kişinin ilgisini kendi üzerine çekemezken büyü yolu ile sevdiği kişiyi kendine deliler gibi aşık eder.Tabii burada aşık edilecek kişi kendi iradesi dışında sevmediği bir insana büyü yolu ile aşık edilmektedir.İnsanın iradesini elinden almak büyü ve sihir yoluyla istem dışı yönlere sevketmek çok büyük bir günahtır.Bu tür büyüler olduğu gibi elbet her derdin bir çaresi her büyünün de bir karşılığı ve büyüyü bozma yöntemi vardır.Maksat büyü yapıldığının farkına varmak ve büyünün hangi maksatla yapıldığını bilmek ve ne tür bir büyü uygulamasıyla karşı karşıya olunduğunun öğrenilmesidir.Büyüye tutulmamak için önceden yapılacak iş her zaman nas ve felak surelerini okumayı alışkanlık haline getirmektir. Böyle kişilere büyü tuttuğu görülmemiştir.Şayet bu dualarla önceden kendini korumaya almamış bir kişiye büyü yapılmışsa bu duaları okumaya başlamak da büyünün bozulmasında etkili olacaktır.
Büyü nasıl bozulur
Büyülenmiş kişi yıkanır.Büyülenmiş kişiyi akar sudan geçirmek gemi ile denizde dolaştırmak çok faydalı olur.Büyülenmiş kişinin önce yattığı oda sonra bulunduğu ev temizlenir ,büyülenmiş kişinin yatak çarşafları vesaire yenileriyle değiştirilir.Yeni çarşaflar serilmeden önce ve yıkanan kişinin giyeceği yeni çamaşırlar üzerlerine besmele okunarak bir tür güç yüklemesi ile koruyucu kalkan oluşturulur.Temiz çamaşırları ters olarak giymekte büyüyü terse çevirmek açısından faydalıdır.Ev temizlenirken dış kapı eşiği ve iç kapı eşikleri saf su ile temizlenir.Temizlik gündüz vakti yapılmalı ve evde temizlik yapılırken tütsü yakılmalıdırTemizlik yaparken bir yandan Ayetel Kürsi duasını okumak çokca faydalı olur.Sonra bir bardak suya İnşirah suresi okunur su yüzeyine doğru üflenir suya sureyi okurken ağızı bardağa yaklaştırmak nefesin su yüzeyinde titreşimler meydana getirerek suya duanın intikalini kolaylaştırır.Daha sonra bu su besmele çekilerek büyülenen kişi tarafından içilir.Şayet evde veya kişinin üzerinde büyü bulunursa bu büyüyü pencereden dışarı atmak yahut sokağa,çöpe ,uzak bir yere atmak gibi bilinçsizce yapılan işler büyüden kurtulmak yerine büyüyü daha da kalıcı yapar.Bazen evin eşiğinden gömülü bir kağıt yatağın altından yastığın içinden veya kişinin elbisesinin astarı arasından bir büyü çıkabilir.Bulunan büyü dışarı atılmayacağı gibi kesinlikle ateşe atılıp yakılmaya kalkışılmamalıdır.Böyle bir durumda yanan büyüye ulaşılamaz ve ateşde büyünün güçüne enerji yüklemesi yaparak güç katar.Böyle bir durumda büyüyle karşılaşan kişinin yapacağı en akıllıca iş önce büyüyü dışarıda bir çeşme akar su önünde açmak içindeki yazıları akan su ile hafif hafif oğuşturarak temizleyip yazıların su ile silinmesini sağlamaktır.Daha sonra bu büyü denize yoksa bir akar suya atılmalıdır. Sadece sabun bulunursa bu sabuna su değmemelidir çünki sabun büyüsünde su büyüyü bozmak yerine ters etki yaparak büyüyü hızlandıran bir etken olur.
Kızın, kestiği tırnaldardan birkaç tane alınır, yedi çeşmeden alınmış bir taş suyun içinde, her gün yedi kez, taşı yanına gidilip Kur’anın <Nis» süresi yetmiş kez okunur, suya üflenir. Son günü, tırnaklar alınır, kirli yünle kurutulup kızın adı yazılı ‘bir kağıda atılır. Kağıt üçgen biçimde katlanır. Onun üstüne yedi kat muşamba sarılır. Muşambanın üstüne de kızın giysilerinden biri sarılır. Böylece, eldeki muska ,gizlice. kızın kapısının eşiği altına saklanır. Kız, üstünden geçince bağlanır. Muska düzenlenirken, sık sık, <bağladım seni kız» denip, sağa, sola üfürü lür. Bu büyü düzenlenirken okunan süresi Kur’anın 14’üncü süresidir. Türkçesi şöyledir: De ki: Sığınrnm insanların rabbine İnsanların yöneticisine İnsanların tanrısına Kötii kötü düşüncelere salcınlardan gizlice İnsanların içine kötülük sokanlardan Cinlerden, insanların kötü lüklerinden. Bu sürenin arapçası okunur. Bunu da, büyü işlerinde uzman bir cinci, bir hoca yapabilir ancak.
Patates, soğan, şalgam ya da ‘benzeri yumrulu bitkilerden biri alınıp, kim için (büyü yapılacaksa onun adı söylenerek, ortasından ikiye (bölünür. Kesilen nesnenin düz yüzüne iğne ile büyü yapılacak kimsenin adının baş harfi ile son harfi çizilir. Sübhaneke sübhaneke lemyezel Sübhaneke sübhaneke rahiyel Sübhaneke sübhaneke yel eceli
sözleri yetmiş kez söylenir, öne, arkaya doğru üflenir, namaz kıla kıla üç kez sedeye varılır (kıbleye dönülmez). Bu işler bittikten sonra, ortasından bölünen yumru, araya bir yaprak konarak üst üste getirilip bir bezle sarılır, bağlanır. Cuma gecesi, sabah ezanından önce, büyü yapılan kimsenin evin yakınında, gelip geçmeye elverişli (bir yerde, çıkın, toprağa gömülür. Bu büyü, kış bitiminde, ekin ekilip yumrulu bitkilerin dikilişi döneminde yapılır. Yumru filizlenmeye başlayıncaya değin büyü etkisini gösterir, güz gelince de etkisiz kalırmı4. Yunırular filizlenir de kökleri birleşirse karı-koca arasındaki kırgınlık ortadan kabkarmış. Bunu önlemek için de kesilen yumrular birbirine bağlanırken araya teneke parçası, ya da ince bir taş konur. Üç almak için yapılan bu tür büyüler, daha çok geçici bir süre için uygulanır, evin dağilması, ailenin Yıkımını pek istenmez.
sizi terkeden sevdiğinizi geride getirmek için tesirli bir duadır. Bu yakarış ile onu sevgi ile kendinize geride getireceksinizdir. Tesirli ve harika bir duadır.
Beyaz saflığın temsilcisidir bu sebeple beyaz büyükçe bir mumun dair sevdiğin şahsın adını ve ana adını yaz! Çarşamba gece yarısından bir sonra karanlık bir yerde mumu yak! Yanlızca sevdiğin insana yoğun ol ve onu düşünerek 32 ihlas okuyanan muma üfle… Kandela beğenmek üzereyken sevdiğin şahsın adını sesli olarak söyle ve aciliyetli bana gelsin de ve 2 sefer ek olarak fatiha oku kandela üzerine üfle.. Kandela kendisinin kendine sönene kadar bekle… Mumu süre ağarmaya başlayınca meyve weren bir ağacın altına göm! Sevdiğin kısaltarak süre içerisinde sana yanarak gelecektir…
Sevdiğin ile sürekli olarak kavga ediyorsan aranızı bozmak isteyenler var ise karşı tarafında biraz daha olumlu ve erkekyada kız arkadaşınızın biraz daha bu gibi durumlarda sakin olmasını salayacak iyi geçinme duası oldukça etkilidir ve oldukça kişi bunun etkilerini görmüştür.
El – Mütekebbir mübarek ism – i şerifi okumaya devamı edenler , konuştukları gün başkalarını tesir altına alırlar. Cuma gününün yedinci saatinde bu ism – i şerif evin 4 adına yazılırsa , Cenab – ı Allah o evi her türlü kötülükten korur.
Bir genç kız çevresindeki delikanlılann gözüne güzel, alımlı görünmek, ilgi toplamak isterse, medyuma başvurur. Cinci, ona, aşağıda anlatılan muskayı yazıp verir. Kız, onu üzerinde taşıdığı sürece, hem delikanlıların ilgisini çeker, hem de olduğundan çok daha güzel görünürmüş. Kız medyuma başvurunca, ilkin yıldızına, burcuna bakılır. Alınyazısının niteliği öğrenilir, kırk ·kulhuvallah•, kırk bir ·elham• okunup dört yana üflendikten · sonra, ocakbaşında büyükçe bir daire çizilir. Kız, dairenin içine bağdaş kurup oturduktan sonra, dairenin çevresine seyrek olarak, kızın adını oluşturan harfler yazılır. Her harfe yedi •maaşallahu teala• söyleyip üflenir. Bundan sonra üç sabah kıza okunmuş bal şerbeti içirilir. Medyum’un yaptığı bu şerheti kız evinde içer. Şerbet içildikten sonra gene cineiye gidilir. Cinci, sözü geçen muskayı yazar. Muska şöyledir:
San bir kağıdın üzerine uzunca bir dikdörtgen çizilir. Dikdörtgenin iç köşelerine kızın adının baş harfi, dış köşelerine de dört ·mim• yazılır. Dikdörtgenin ortasına iri bir nokta konup çevresine yedi •vav•, bir ·cim• yazılır, boş kalan yerler yedişer •e lif·, •sat•, ·lam•, •şın• harfleriyle doldurulur. Kağıt ikiye katlanır, iki yüzüne, kızın adı, bir de •subhanallah• yazılıp bir daha katlanır. Yedi rikaat •niyaz namazı· kılınıp kağıda üflendikten sonra yedi kat muşambaya, muşamba üç kat yeşil beze sarılır, yirmi sekiz dikişle dikilir. Her dikişte gene •maaşallah ve subhanallah· denir. Bu iş bittikten sonra, medyuma ya da kızın kendisi, güzelliğinden, güzelliğinin sürüp gitmesinden söz eden bir dua okuyup Tanrıya yakarır. Duanın belli bir ömeği yoktur, istenildiği gibi okunabilir. Muskayı takan kız çekinmeden delikanlıların yanından geçebilir, kimseyebakmaz bile. Yedi gün sonra, delikanlılar arasında ona delice tutulanlar, onunla evlenmek isteyenler çoğalırmış.
Sarı kağıdın üzerine gökteki ayı gösteren büyükçe bir daire çizilir. Dairenin çevresine arapça •güzel• sözünün birinci harfi olan ·he• yinni sekiz kez yazılır. Daireyi bir kare içine alacak biçimde, dört ·cim· harfi de eşit aralıklarla yazılır. Bu da arapça .yüz güzelliği• anlamına gelen •cemal» sözünün birinci harfidir. Dairenin ortasına kızın adı, kızın adının çevresine kırk •elif •, yirmi sekiz •sin•, yirmi sekiz •şın•, yedi •nun•, dokuz •lam•, dokuz ·kef•, üç ·kaf• ile Kur’andan gelişigüzel bir ayet yazılır. Dairenin içi böylece doldurulduktan sonra, kırk bir .subhanallah· çekilip kızın yüzüne kırk bir •maaşallah· söyleyip alnına üflenir. Bu okuyup üfleme işlemleri üç sabah, ezandan önce, yapılır. Bunlar bittikten sonra, üzeri yazılı sarı kağıt üçe katlanır, üç kat muşambaya, muşamba üç kat mavi beze sarılır, yirmi sekiz dikişle dikilir. Her dikiş vuruşta •maaşallahuteala• denip muskaya üflenir. Kız, muskayı boynuna takar, dıştan görünmez. Her üç günde bir, sabahleyin erkenden yüzünü yıkar, •elhamdulillahirrabbilalemin ve’! haliku’l mahasin• deyip dört yanına üfler. Bu muskayı taşıyan, söylenenleri yapan kız evde kalmaz, bütün çevresine güzel, gösterişli, sevimli görünür, mutlu olurmuş. Muskayı yitirenin üç gün içinde yenisini yazdırması, yedi rikaat •tövbe namazı· kılması gerekir; yoksa etkisi kötü olur, kızın başına bir uğursuzluk gelebi!irmiş. Muskayı yapanın, yaptıranın bilinmemesi daha uygundur
Medyum, ocakbaşında, uygun bir yere, büyükçe bir daire çizip içine kızı oturtur. Kız, gözlerini ocakta parlayan karlara diker. Cinci, dairenin dışına yedi •he• harfi çizer, yedi •subhanallah maaşallah• söyleyip kızın başına doğru üfler. Daha sonra balla tatlandırılmış gelincik şerhetinden kıza bir bardak içirir. Kız, şerheti içtikten sonra, •elhamdulillah ya Allah• deyip ocağa üfler. Bu işlem üç gün yinelenir. Üçüncü günü, cin·ci, üç rikaat •niyaz namazı· kıldıktan sonra,aşağıda anlatılan muskayı kızın boynuna takar: Yeşil, uzunca bir kağıdın üzerine bir dikdörtgen çizilip dış köşelerine ·ahsenu’l mahlukat•. iç köşelerine de •el-insan• yazar. Dörtgenin içine birer kare oluşturacak biçimde, yedi «elif», yedi «Sin», yedi «mim», yedi «nun», yedi zel•, yedi ·dal•, yedi •rı• yazar.
Her küçük kareye bir •elham• okuyup üfler. Dörtgenin, muskada alta gelen kenanndan başlayıp aşağı doğru Kur’andan gelişigüzel yedi ayet yazar.
Ayetlerin ayrı ayrı surelerden alınması gerekir.Ayetlerin seçilmesinde belli bir kural yoktur, muskayı yazan, birbirine benzemeyen, değişik anlamlı yedi ayeti seçebilir. Yazma işi bittikten sonra, kağıt bir dörtgen oluşturacak biçimde dörde katlanır. yedi kat muşambaya, muşamba üç kat mavi beze sanlıp yedi dikişle dikilir. Her dikiş vuruşta, cinci, •subhanallah maaşallah l~ilaheillallah• deyip dikişe üfler. Kız, muskayı takındıktan sonra, üç gün evin çıkmaz, evdekilerden başka kimseye görünmez. Üçüncü günü, bulunduğu yere yakın üç ·çeşmeden birer testi alır, ısıtır, onunla gizlice yıkanır. Üç ·kulhuvallah•, bir •elham• okuyup çevresine üfledikten sonra istediği gibi gezmeye başlar. Yedi gün sonra konu komşu onun güzel liğinden, iyiliğinden, hanımlığından söz etmeye:başlarmış. Ancak, medyum olsun, kendisinin olsun yaptıkları işler oldukça gizli tutulur, evlenlendikten kırk gün sonra muskayı cinciye götürüp, çözdürür, üç rikaat ·tövbe namazı kılar.
Sevdiğiniz kişi ile aranızı bozan kişiler bazı durumlarda amaçlarını başarabilir ve sevdiğiniz kişi ile ciddi problemler ve kavgalar yaratabilmektedir.Bu gibi durumlarda aşk büyüsü konusunda Uzman olan medyum dolunay tarafından yapılan sevdiğiniz ile barışmak için yapılan büyü yöntemi aşağıdadır.
El Muhit, El Kamil, El vahid, El Vasi, El Berri, El Sadık, El Nur, El Bedi, El Mübdi, El Nazır, El Mübdi, El Murid, El Mugisü
Duası şudur,
هو الله الذى لا اله الا هو المحيط الكامل الواحد الواسع البر الصادق النور البديع المبدىء الناظر المبدىء المعيد المغيث ۵ Hüvallahü ellezi la ilahe illa hüvel Muhitu,El Kamilü,El vahidu,El Vasiu,El Birrü,EL Sadıgu,El Nüru,El Bediü,El Mübdiü,El Nazirü,El Müidü,El Mügisu
Bir kimse sevgilisini ya da kendisini başkalarının saldınlarından, dedikodularından korumak isterse, cineiye gidip içini döker. Cinci, gelenin yıldızına, burcuna baktıktan sonra gereğini yapmaya koyulur.
Duayı yaptıran erkekse, yatsıdan sonra, dişiyse, sabah güneş doğumunda cinciye gelir. Cinci, onu uygun bir yere oturtur başının üstüne bir kaşık koyar. Ağz1 aşağı doğru olan kaşığın üzerine ••ya seyyidul müminin· dayip üfler. «İnananların efendisi» anlamına gelen bu sözle koruyucu cini çağını”‘. Oturan kişinin çevresinde, cinci yedi kez döner, Kur’andan kısa bir sure okur, yüzüne üfler, üç kez ya hafız deyip yere tükürür.Daha sonra, şu ayetleri arapça olarak okuyup döner:
«Ey insanlar, düşmanın-ı olanı, düşmanınız olanı dost edinmeyin. Size gelen hakkı t:rınımadır, rabbiniz olan Tanrıya inandığınız için peygamberi de, sizi de yurdunuzdan çıkardıklarında onlara dost yüzü gösteriyursunuz. Siz yurdu nuzdan, benim yolumda savaşnmk için, rızamı kazanmak için çıktıysanız, dostluk mu göstereceksiniz? Gizlediklerinizi de, açığa vurduklarınızı da en iyi bilenim ben. Doğru yoldan sapmış olur içinizden bunu yapmaya kalkan Sizi ele geçirdiklerinde düşmanınız olurlar, size elleriy’le, dilleriyle kötülük ederler,kafir olmanızı isterler
Hısınılarınızın, çocuklarınızın bir yararı dokunmaz size. Kıyamet günü sizinle onlarınarasını ayıracak Tanrı. Tanrı görür bütün yaptıklarınızı.•
Bu işlem yedi gün sürer, yedinci günü, son işlemin yapılışından sonra, cinci, korunma anlatan bir duaya koyulur. Tanrıdan bu kulunu korumasını, esirgemesini, cinleri yanından uzaklaştırmasını, koruyucu meleklerini yanından eksik etmemesini diler. Bir kağıdın üzerine bir daire Çizer, içine •ya Hafız, hıfz eyle• yazar, üç kat muşambaya sarar, üzerinde bulundurmak üzere kendisine başvurana verir. Bundan sonra onu melekler korurınuş, kimse kılına bile dokunamazmış.
Gerdekten çıktıktan sonra gelini hamama götürme geleneği vardır. Evin yaşlı kadınları, yaşlı komşu hanımları gerdek sabahı gelini alır topluca hamama giderler. Gerdek gecesi cuma gecesi olduğundan, hamama da cuma günü gidilir, buna halk arasında •cumalık” derler.Gelinin böyle bir toplulukla hamama götürülmesinin başka bir nedeni de, gerdek gecesi güveyin başarılı olup olmadığını anlamak, öğrenmektir. Hamama giderken yaşlı kadınlardan biri gelinin mutluluğu için dua eder, Tanrıya yakarır. Dua okuyan kadının okuyup üflemeyi, gizli işleri bilmesi, muska yapması gerekir. Harnarnda yı kanılıp abdest alındıktan sonra rluacı kadın Kur’anın •cum’a» suresini okur, gelinin üstüne üfler. Ancak gelinin de hamama girer girmez su dökünüp abdest alması, cinsel ilişkiden doğan kirliliğini girlerınesi gereklidir, yoksa yıkanmadan, abdest almadan Tanrının adı anılmaz. Kur’an dinlenmez. Kimi kadınlar da • Tevbe suresini Okurlar. ·Cum ‘a• suresinin başlangıcı şöyledir:
Göklerde ve yeryüzünde ne varsa, kutsallık kaynpğı olan, egemen olan, bilge olan Tanrıyı ulular. Bilgisizlere kendi aralarından, onlara ayetlerini okuyan, tertemiz bir duruma getiren, kitap ile bilgeliği öğreten bir peygamber gönderen o’dur, onlar daha önceleri apaçık bir sapıklı ğa dalmışlardı.”
·Gelinin hamama götürülürken gözdeğmesinden, kötü gözlerden korunması için, daha önceden, cinciye özel bir muska yazdırılır. Bu muskakırk bir •mim», kırk bir ·ha•, kırk bir •elif•, kırk bir •Sin• ile yedi •nun• harfinden oluşan bir üçgen biçimindedir. Yedi kat muşambaya sarılıp dikilmiştir. Gelin hamamda yıkanırken de onu boynundan çıkarmaz.
Halk dilinde gözdeğınesi de denen nazar için değişik türde dualar vardır. Bunlar nazar olayının türüne göredir. Kızlara güzelliklerinden, becerikliklerinden, geliniere gene güzelliklerinden,evdeki değerinden, sevgisinden, davranışlarından, bebeklerinin güzelliğir.den, besiiliğinden dolayı nazar değermiş Ayrıca, kocasıyla olan tatlılığından, sözün kısası, bir kızın, bir kadının çekilmeyen iyi, güzel bir varlığından dolayı nazara uğradığına, · uğrayacağına inanılır. Nazara uğrayan tutarıklı olur, çevresini tedirgin etmeye, kocasıyla, yakınlarıyla, sevgilisiyle geçimsizliğe başlar, sütü kesilir. Hangi nedenden dolayı nazara uğradığını yalnız cinci anlayabilir. Bu yüzden, nazara uğrayanı medyuma götürürler. Cinci, nazarın türünü, nedenini anlamak için ilkin ·kitap açar•, bu bir tür fal’dır. Kur’ anın gelişi güzel açılan sayfasının başındaki, ilk sözler okunur, yorumlanır, harflerin sayısına bakılır. Cinci nazann kaynağını, süresini öğrenince onu gidermeye koyuluı;. Bu iş için de aşağıdaki işlemler yapılır. Nazara uğrayan kimse ocakbaşına oturtulur, cinci, bu arada Kur’anın •cin• suresini okuyup kadının yüzüne, göğsüne üfler. Sonra ocağa bir parça köpek kemiği atar, kemik yanmaya başlayınca kadını onun dumanma tutar. tütsüler. Daha sonra evin içine büyükçe bir daire çizer,kadın onun içine oturur, gözlerini yere diker, sağa sola bakmaz. Cinci, kadının çevresinde yedi kez döner, her dönüşte gene yedi kez “ya şafi” der, kadının başına üfler. Dairenin çevresine yedi arpa tanesi sıralar, bunlar cinlerin sayısını bildirir. Her parça tanesinin üzerine “euzubillah ya cin” deyip tükürüp arpa taneleri toplar, kırk bir kez •ya settar• diyerek ocağa atıp yakar. Arpalar yanarken kadın yüzünü ocağa döndürür. Cinci bir tas su alır, kadının önüne kor, içine tek tek yedi çakıl taşı atar, her taş atışta •defol· der, kadın gözlerini suya diker.Arpa Taneleri
Cinci •hıfzihi aklihi ya rabbena• der, gene kadının yüzüne üfler. Kadına bir bardak okunmuş su içirir. Bu işlem yedi gün, sabah ezanındanbiraz önce, aralıksız uygulanır. Yedinci günü, son işlemin bitiminde, kadını ayakta tutar, ayaklarının çevresine bir üçgen çizer, üçgenin köşelerine birer •Şin• harfi yazar, her harfin üzerine •lailaheillabillah, esselamun ya Allah, ya rahman,ya subhan• diyerek önce üfler, sonra tükürür. Kadını sol elinden tutarak üçgenin dışına çıkarır, kapının eşiği altına konmak üzere (Şekil 7’del görülen muskayı verir. Bir de ·Rahman• suresini yazıp hamayıl biçimine sokar, kadının boynuna asar.
Ramayıl kadının boynundadurur, yalnız yıkanırken çıkarılır, sevişirken çıkarılmaz. Bu muskanın üzerinden kırk kez geçtikten sonra kadının tedirginliği gider. nazarı getiren cinler dağılır, bir daha onun yanına uğrayamazlarmış.
Cinci, kendisine başvuran kızı ocakbaşına oturtur, ocağa atıp yaktığı kuşburnu (yabangülül tohumlarının dumanma tutar, tütsüler. Bu sırada kırk bir ·Ya kerim•. kırk bir •Ya ra:him· söyleyip kızın yüzüne üfler, üç kez •sadakallahulazim, allahulkerim, allahurrahim· der, kızın çevresinde üfler. ·Cin• suresinden birkaç ayet okur, cinlerin dağılması için Tanrıdan yardım diler, kıza bir bardak şurup içirir, •maaşallahu taala• deyip kızı ocakbaşından kaldırır. Kız, kendiliğinden, evin kapısına yedi kez gidip gelir.
O gidip gelirken. Medyum •subhanallahutaala, ve sadakallahulazim· söyler, göğe doğru üfler.
Bu işlem yedi gün sürer. Yedinci günü, son işlem bitince, kıza. üzerinde yetmiş •cim•, kırk bir •tı•, kırk •vav•, doksan dokuz •elif•, üç •Şın•, dört •sat•, yedi ·daı., bir ·Allah• yazılı, üçgen biçimli, yedi kat muşambaya, bir kat yeşil beze sarılı bir muska verir. Kız, muskayı sol göğsünün altına gelecek biçimde, giysisinin içine bir iğneyle tutturur.
En erken yedi, en geç kırk gün içinde kızın tedirginliği gider, nazar ortadan kalkarmış. Bu büyüyalnız genç kızlara yapılır, kadınlara, gelinlere uygulanmaz. Kız. isterse, büyüden yedi gün sonra cineiye gelir, dua ettirebilir. Ancak, cinci, gerekli gördüğünde, duayı büyüyü düzenlerken okur. Bu duanın özel sözleri yoktur, bütün sözler Tanrıya yakanna, cinlerin dağılmasını isteme, tedirginliğin gitmesini dilemedir. Kimi cinHer kızı okuyup üflerken birer parça okunmuş helva yedirmeyi de uygun bulurlar
Bir kimse sevdiği kızdan yüzbulamaz, ondan da vazgeçemezse, onu dua ile kendine çekip kaçırabilir.Bu işlernde kız kendiliğinden kaçar, onu isteyen erkeğe gelirmiş. Bu işi yapmak isteyen erkek, bir cuma gecesi, yatsıdan sonra, kızın evinin yanından, daha iyisi, kapı eşiği önünden bir avuç toprak alır, işi yapmayı üstüne alan, konuşup anlaştığı cineiye götürür Cinci, bir kağıdın üzerine Kur’andan kısa bir sure yazar, sonra kağıdı suda iyice ezer, su bcılanır. Toprağı bu suyla yoğurur, çamur yapar. Bir gün ayazda saklar. Erkek, yedi gece, yatsıdan sonra, cineiye gelir okunur. Cinci, büyük bir üçgen çizer, erkeği onun içine oturtur. Üçgenin çevresine büyükçe bir daire çizer, dairenin çevresine kızın adını yazar, Kur’andan kısa bir sure okur, dairenin çevresine fırdolayı üfler. Sonra bir ip alır, kızın adını söyleyerek ipe yedi düğüm vurur, erkeğe verir.Erkek düğümlü iple kalkıp dairenin çevresinde,kızın adını oluşturan harflerin sayısınca döner.
İkinci gece ayazdan alınan toprak üçe bölünür,üçüncü gece kızın evinin çevresinde bir üçgenin köşelerini oluşturacak biçimde üç ayrı yere ezip serpilir. Ev bir üçgen içinde kalmış gibi olur.Cinede yedi gece sürdüı ille n işlemin bi tim günü, erkeğe bir avuç okunrrıuş arpa verilir. Erkek, o arpaları da, kızın evinin yakınında, topraklı bir yere serper. Bir kaç gün erkek, kıza görünmez sonra arada bir görünür. O topraklar dağılıp yere karışıncaya, arpa taneleri çimleninceye değin kız kaçıp erkeğe gelirmiş.
Çok gizli yapılması gereken bu işin zamanını iyi seçme gereği vardır. Özellikle ekinierin çimlenme dönemlerini gözönünde tutmak gerekir.Yoksa, ya arpaları kuşlar yer ya da ekinlerin çimlenme zamanına denk gelmezse bozulur, bitmez. O nedenle, bu iş, çokluk, güz geçtikten sonra, ekin ekme aylarında yapılır. Karadeniz kıyılarında ekin balıara doğru ekilir, genellikle karakış geçtikten sonra, Orta Anadolu’da güz döneminde. O nedenle, bu iş, daha çok Karadeniz kıyılarında uygulanır.
Bir kimse sevgilisini, değişik nedenler yüzünden, elinden alan ya da sevdiği bir kimseyle evli olan kişinin onunla arasını açmak için cineiye başvurur. Bu sevilen kişi evli bir kadın, evli bir erkek, nişanlı bir kimse de olabilir. Burada amaç, iki kişinin arasını bozmak, ikisinden birini düşüncesinden caydırmaktır. Bu işte hocalaradeğil, cincilere gitme gereği vardır.Cinci, durumu öğrendikten sonra ara bozmak isteyeni evinin bir odasına götürür, ışık girmesiniönlemek için ya bütün pencereleri kapar ya da bu işi geceleyin yapar. Ara bozmak isteyen, diz çökerek yere oturur, yüzünü kuzeye, arkasını kıbleye döner. Cinci okunmuş bir tuzlu sudan adamın başından aşağı yedi damla damlatır. Bu arada araları bozulmak istenilen kişilerin adlarınısorar, öğrenir. Adları oluşturan harflerin sayısınca adamın çevresinde döner, her dönüşte “lanetullahıaleyh” der. Bu sözün anlamı “tanrı nın kargışı onun üzerine olsun” dur. Bu işlem bittikten sonra, cinci cinleri çağrır, adamı odadan dışarı çıkarır, kendisi karanlıkta kalır, adam gider, ocakbaşında oturur. Cinci, karanlıkta, cinlerlekonuşur. Bu arada yüksek sesle “cin· suresini “.okur, bitince o da ocakbaşına gelir, adamın yüzüne yavaşça üfler. Sonra araları bozulmak istenenlerin adlarını söyler, ocağa yedi kez tükürür, “lanet• der.
Bu işlem üç gece, ya da üç gün yinelenir.”Sonuncu kez bir taşın üzetine üç •Şın•, bir •mim·, iki •vav• yazıp ocağın çevresinde bir kez döndürür, ocakbaşında oturanın göğsüne değdirir, çeker. Gene •cin• suresini okur, üfler. Bir yemek kaşığı tuz alıp okur, bir muşambaya sarar, adama verir. Böylece cineinin işi biter. Ara bozmak isteyen, yazılı taşı kadının evinin eşiği altına gizler, tuzu da erkeğin su içtiği ya da içtiği suyun alındığı çeşmenin alt:nda bir yere saklar.
Muşambaya sarılı tuz eriyinceye, taştaki yazılar silinineeye değin iki kişinin araları açılmaya başlar ya da açılırmış. Bunu yapan cincinin, yaptıranın kesinlikle gizli kalmaları, kimsenin onlardan kuşkullanmamaları gerekir. Bilinirse, böyle cineinin de, bunu yaptıranın da cenaze namazı kılınmazmış.
Bu işlemi erkek de, kadın da yaptırtabilir. ·Olay duyulursa istenen sonuca varılmazmış. İslam dini böyle arabozuculukları kesinlikle ya·sakladığı için, bu tür işleri dönmelerin, eski inançlarını sürdürenlerin, daha doğrusu papazların yapıp yaydıkları söylenir. Ne var ki, bugün, bunu papazlar değil, hoca geçinen cinciler yapmaktadır. Bundan otuz ytl önceleri İstanbulun Etyemez yöresinde bu tür arabozucu işleri yapıp uygulamakla ün salmış, kadın gibi süslenen, birçok kişinin kansını l’andınp çevresinde toplayan ünlü bir vaiz vardı. Bir süre bu işi bar şarıyla yürüttü, sonra duyulunca vaiz belgesi elinden alındı. Bunun üzerine o da yazarlığa başladı.
İki kişiyi zorunlu olarak birbirinden bölmek amaçlı yazdığım bu tertip umutsuz bir aşkın kurbanı olan kimseleri meraklı oldukları tedavisiz aşklarının acılarını, ızdıraplarını azaltmak ve unutturmak maksadı ile yazıyorum. Sevdiği kendisine surat vermeyen ya da sevdiği kimse istemediği halde zorlukla ötekisi ile evlendirilen ve bu suretle karşıt tarafta çok tesiri yapan ve bazen intihara dek götüren umutsuz ,çaresiz aşkları kalbinden yok etmek ,unutturmak en azından imkan nispette hafifletmek amaçlı veriyorum. Aşağıda sözlü olmayan duayı bir kağıda yazıp suda sildikten hemen sonra .., .. ya da .. kere okuduktan hemen sonra bir hafta müddetle paylama azar ve haberi olmadan içirilirse Cenab-ı Hakk’ın sayesinde seven kimse kurtarılır .
Kocanızın sadece sizin sözünüzü dinlemesi sizden başka kimseyi gözü görmemesi devamlı sizi düşünüp sizi sevmesi için yapılacak olan bu dua ile kocanızı mum gibi yapabilir nerde olursa olsun kocanız devamlı sizi düşünecek ve her zaman ilk aklından siz olacaksınız.Eğer kötü bir kaynananızın var ise bu dua onu susturmaya yetecektir
İlk önce gök kuşağını oluşturan 7 adet renk sahip olan ip bulunur.Bu iplerin uzunlukları hepsi bir birinden farklı olması gereklidir.Bu 7 ipi bir arada tutup 71 defa Ayet-el Kürsi okuyup öfürüyorsunuz.
Falancanin, falancanin sözünden cikmamasi icin niyet ediyorum, vesaire. Sonra bu ipi sirkenin icine koyup günes görmeyen bir yerde muhafaza ediyorsunuz. Ama evin icinde olmasi gerekiyor. Evde barindirdiginiz sürece Esiniz veya kim icin yaptiysaniz sizin sözünüzden cikmiyor.
Kocanız kötü niyetli kadınlar tarafından kandırılıyor ve devamlı olarak sizden uzaklaştırılıp zinada ve aldatmaya teşvik ediyorsa bugün sizler ile paylaşacağımız dua ile kocanız nerede olursa olsun sizi çok sevecek devamlı aklında olucaksınız ve ne zaman bir kadın kocanıza yaklaşırsa yaklaşsın kadınlardan iğrenecek dünyanın en güzel kadınını bile çok çirkin görüp midesi bulanacaktır.Bu dua arabi aylarında okunmaktadır ve arabi ayının ilk cuma günü okumanız gereklidir.Dua okumadan önce kocanıza saf tuzu 72 kez ayetleri okuyup üfledikten sonra su ile beraber içirmeniz gereklidir.
Bismillahirrahmanirrahim. Ve darabe lena meselen ve nesiye halkah. Kale men yuhyil ızame ve hiye ra mim. Kul yuhyihellezi enşeeha evvele merrah ve hüve bi külli halkın alim.“Kocanızın İsmi” Ellezi ceale leküm mineş şeceril ahdarinaran fe iza entüm minhü tükıdun. Allahümme inni akadtü “Kocanızın İsmi” ve “Sizin isminiz” ahraktü kalbe ve lisani fülan ibni fülane ila mehabbeti fülane binti fülane.
Okuduktan sonra tuzu ateş üzerine serpip, “Fülan oğlu fülane, fülane kızı fülanenin aşkından kararsız olsun. Kocanız tuz organları ile beraber yaşadıkça sizden başka kimseyi artık güzel göremez vefk tılsımı ile kalbine girer ve devamlı sizi seksi ve güzel görecek ve devamlı sizi arzulayacaktır.
Bir erkek sevdiği bir kadınla aynaşmak ister de buna olanak bulamazsa, kondisini kadının kocası durumunda göstermek için, kadının gözlerini bağlar. Gözleri bağlanan kadın kendisiyle yatan erkeği kocası sanıp ses çırkarmazmış.
Erkek, sevdiği kadının iç çamaşırlarından küçük bir parça kesip alır. Gizli yapılan bu iş kadının sezmeyeceği nitelikte, alınan parça da gözüne batmayacak büyüklükte olur. Cinciye , giysi parçasını erkeğin başı çevresinde yedi kez döndürür, her döndürüşte kadının, erkeğin adlarını söyler •Ya kaadir· diyerek yere üfler. Sonra üç mum alıp bir üçgen oluşturacak biçimde ayrı ayn yere koyar, erkegi mumlar arasına oturtup mumlan kadının, erkeğin adlarını söyleyerek yakar.Kur’anın ·El-Ra’d• suresini okuyup erkeğin dileğinin yerine getirilmesi için Tanrıya yakarır.kadının giysisinden alman yamaya üfler. Sonra mumları •ya hay• diyerek bir bir söndürür
Kadının kullandığı çeşmeden alınan bir bardak su ile yamayı yıkar, ocakta kurutup üçe katlar. Her katlayışta; gene erkekle kadının adlarını, bu işlemin neden yapıldığını söyler. Bir kağıdın üzerine kadının adının ilk harfini kırk,erkeğinkini yedi kez yazar. Harflerden alt altakırk bir •Sin•, üç •mim•, bir celif• yazar. Yamayı bu kağıda sarar, •meded ya cin• deyip kağıdı yedi kat muşambaya, muşambayı üç kat yeşil beze sanp kırk bir dikişle diker. Her dikiş vuruşta kadının, erkeğin adlannı söyler. Erkek bir cuma gecesi, yatsıdan sonra, bu muskayı kadının evinin kapısının eşiği altına gizler. Kadın, bu muskanın üzerinden yedi kez geçtikten son.ra, kendisini seven erkeği, geceleyin, kocasından ayıramazmış. Erkek, sevdiği kadına uzaktan görünüp, kaş göz eder. Yedi gün sonra da yatağına girenniş.
Yeni gelinler ilk doğum yapacakları zaman korkuya kapılır, bunalım geçirirler. Bunu gidermek, doğumda beklenmedik :izücü bir olayı önlemek için, gelin cineiye götürülüp okutulur. Kimi yörelerde, bunu, cinci kadınlara. kimi yörelerde de erkeklere yaptırırlar. Sabah namazından sonra gelin yıkanır, abctest alır, bir rikaat tövbe namazı kılıp cinciye gider.
Cinci, gelini, okunup üflenmiş bir yaşımağın üzerine oturtur, adını, yaşını öğrendikten sonra yıldızına, burcuna bakar, onun geleceği konusunda gerekli açıklamalarda, yorumlarda bulunur.Korkuyu getiren cinleri kovmak için Kur’an’dan kısa bir sure okur. Yaşınağın üzerinde oturan gelinin çevresinde yedi kez döner, her dönüşte üç kez .ya rahman deyip geline üfler. Kur’anın ·İnşirah· suresini yedi kez okur, kadının dört yanına üfler.
Bu işlemler üç gün sürer. Üçüncü günü, son işlemin bitiminde, geline, koynuna koymak üzere, bir muska verir. Muska dörtgen biçimindedir.
İçinde, kağİdın boyunca çizilmiş bir dörtgen vardır. Dörtgenin başında Kur’anın ·El İnşirah· suresi yazılıdır, surenin altında yetmiş bir •cim•, yedi •sin•. üç •mim· harfi ile doksan dokuz ·hu ya settar• yazısı bulunur. Surenin türkçesi şudur: ·Biz senin göğsünü açıp genişletmedik mi?
Üzerinden yükünü atmadık mı? Hani şu belini büken yükü? Adını da yüceitmedik mi? lşte bir kolaylık verdik her güçlüğün yanında gerçekten.Bir kolaylık var her güçlüğün yanında, bunda kuşku yok. Öyleyse. bir işi bitirince birine biaşla sen. Yalnız Rabbine yönel!•
Ancak bu muskanın, gelinin temiz olmadığı zamanlarda taşınmaması gerekir. Cincilere göre, yedi saat üstte taşınınazsa bu muskanın etkisi kalmazmış. Bu nedenle, sık sık yıkanma, abdest alma inanç gereğidir.
İçinde, kağıdın boyunca çizilmiş bir dörtgen vardır. Dörtgenin başında Kur’anın ·El İnşirah· suresi yazılıdır, surenin altında yetmiş bir •cim•, yedi •sin•. üç •mim· harfi ile doksan dokuz ·hu ya settar• yazısı bulunur. Surenin türkçesi şudur: ·Biz senin göğsünü açıp genişletmedik mi?
Üzerinden yükünü atmadık mı? Hani şu belini büken yükünü atmadık mı? Adını da yüceltmedik mi? lşte bir kolaylık verdik her güçlüğün yanında gerçekten.Bir kolaylık var her güçlüğün yanında, bunda kuşku yok. Öyleyse. bir işi bitirince birine biaşla sen. Yalnız Rabbine yönel!•
Ancak bu muskanın, gelinin temiz olmadığı zamanlarda taşınmaması gerekir. Cincilere göre, yedi saat üstte taşınınazsa bu muskanın etkisi kalmazmış. Bu nedenle, sık sık yıkanma, abctest alma inanç gereğidir.
Sevdiği insanın kendisine ek olarak çok bağlanmasını isteyen bir kimse cuma gecesi gece yarısından hemen sonra 2 rekat salat kılıp sonrasında altta gelen duayı 3000 kere okursa sevdiği kişi kendisine dip bir amor ve muhabbetle bağlanmış olur .
Erkek, sevdiği kızın yolunu bağlayabilir. Yolu bağlanan kız nereye gitse, gönlü, onu seven erkeğe yönelir. Bu nedenle, başkasına verilse bile, ayağı sürçer, gitmek istemez, kendisinde bir başkalık görülür. Bu durumu sezen büyükler de, kızda bir uğursuzluk olduğwıu, iyisi mi bu işin daha başında, yol kısayken dönmek gerektiğini düşünürlermiş.
Yol bağlama,. kızın kısınetini bağlamaya benzer az çok. Yalnız bunda ınuska, büyü yapılmaz. Yolu bağlanacak, kızın saçından üç tel çalınır ya da güvenilir bir kimse aracılığıyla saçını tararken aldırılır. Saçlar cineiye götürülür.Cinci, kızın saçlarını erkeğin bıyığmdan ya da saçından alınan üç telle, ayn ayrı, birbirine bağlar. Cinieli çağırmak için bir tas ılık suyun içine üç küçük çakıl taşı atar. Her taş atışta .ya cin• deyip arkaya doğru üfler. Sonra saçları, bir küçük yumak gibi yapıp bir muşambaya sıkı sıkıya sarar. Muşambayı ocakta ısıtıp ·la gayrihi aklihi, la gayrihi fikrihi· diyerek bastırıp yassılaştınr. Kızın adını söyleyip muşambaya üfler.
Erkek, bir cuma ~ecesi, yatsıdan sonra, bu muşambayı kızın geçeceği yolda ya iyice toprağa gömer ya da bir taşın altına gizler. Muşambanın çevresine küçük bir taşla bir üçgen çizer, üç ·kulhuvallah· bir •elham•, bir de ·kuleuzubirabbinnas•, okuyup üçgenin çevresine üfler. Ertesi günü gene cineiye gidip onun verecegı uç okunmuş arpa tanesini alıp, gene kızın geçeceği yolun başka bir yerine, bir üçgen oluşturacak . biçimde, toprağa gömer.
Bu işlem yapıldıktan sonra en erken yedi, en geç kırk gün içinde kız bütün kendini isteyenlerden yüzçevirip bu işlemi yapana yönelirmiş. Erkeğin isteği yerine geldikten sonra bile, yapılan işlem kimseye söylenmez; söylenmez, bunu yapanın da, yaptıranın da başına bir yıkım gelirmiş. Bunu yapan cineinin kim olduğu anlaşılırsa onun cenaze namazı kılınmazmış. Çünkü Tanrının •takdirini» bozmuş, ona karşı çıkmış olduğundan ·kafir• sayılırmış.
Celcelutiye, bilindiği gibi Hz Alinin okuduğu zikir duasıdır. Bir çok alim bu duanın içerisinde ismiazam olduğunu beyan etmiştir. İsmi azamla yapılan dualarda reddedilmemektedir. Celcelutiye duasıda oldukça uygun olduğundan ve herkesin okuyup amel etmeye gücü yetemeyeceği için, aynı gaye ile başta şirinlik ve huzur olmak üzere her gaye için yazılıp taşınmasında büyük tesir vardır.
Bir kimsenin kalbini di.er bir kişiye muhabbetle sevdirmek istersen: Aşağıdaki Allah ismi şerifinin vefkini sezab suyu ve kamıştan bir kalemle yazdıktan sonra vefki bir nar sopasına veya hurma dalına as. Astıktan sonra Habbahan buhuru tüttürerek ismi zatı (Allah) 4356 defa oku. Daha sonra hadimi istediğin kişiye gönderirsen, seni mutlu edecek .Şeyi en kısa zamanda görürsün. Ama bu ameli tenha bir mekanda ve taharet üzere yaparsın. Talip olan kişide bu vefki üzerinde taşır.Yazılacak Vefkin şekli budur:
Herhangi bir dile.inin yerine gelmesini isteyen kimse,önce güzelce temizlenip abdest ald.ktan sonra Allah rizası için iki rekat hacet namazı kılsın.Namazdan sonra Esmâ-ül Hüsnâ nin vefkini iyi bir vakitte ve güzel bir koku ile yazsın. Yazdıktan sonra 100 defa istiğfar ve hazreti Muhammed s.a.v. e istediği kadar salavati şerifegetirsin.
Salavattan sonra Esmâ-ül Hüsnâ y. Yâ nidas. ile 99 defa okuyup, her okumanın sonundada dileğini söylesin. Esmâ-ül Hüsnâ y. 99 defa okuduktan sonra,yine salavati şerife getirsin. Amelini tamamladıktan sonra yazdığın vefki üzerinde taşırsan, Allah Teala en kısa zamanda dilediğin şeyi yerine getirir ve sende olacak olan acaiplikleri görürsün.
Ayrılan ve giden sevgilinizin geri dönmesi için niyet edilerek yapılcak büyü uygulması çok etkili bir uygulama olarak yıllar boyunca arabistan ve diğer ülkelerde aşk acısı çekmiş insanlar için yapılan en bilinen büyü türlerinden biridir.
Uygulamayı yapan ve etkilerini görenler;
Sevilay Dinç;Merhaba dolunay hocam erkek arkadaşımımdan uzun bir süre oldu ayrıldığımızdan beri bir çok şey yaptım erkek arkadaşımın bana geri dönmesi için ama bir türlü sonuç alamadaım aşağıdaki vermiş olduğunuz formülü 4 5 kez okuyarak yaptık yardımlarını için teşşekür ederim
Elma Kabuğu İle sevgilini geri getirme büyüsü
İyice olmamış, çok kızarmamış bir elma, koparmadan, bütün olarak soyulur. Soyulan kabuğun iç yüzune, is mürekkebiyle, başa kızın, sona erkeğin olmak üzere adları yazılir. Kabuğa boydan boya, ya kırk bir «sin», ya da yetmiş «mim» yazılır. Harfler yazılırken, herharfin yazılışında kızın adı söylenir. «bağladım ya Hu» denip sağa, sola üflenir. Sonra, kabuk, gene koparılmadan, üstüste üç kez katlanır. Bir muşambaya sarılır. Ağırca bir taşın altına kanarak, iyice bastınhr. Ortaya yassı bir nüsha (muska) çıkar. Bu muska, ‘bir ‘kırmızı beze sarılıp dikilir. İki gün güneşe ya da gece aya karşı damda saklanır. Yetmiş «hü» çekilerek ordan alimp, gerdekten bir gün önce, geceleyin, gizlice, kızın gelin olacağı evin kapısının eşiğinin altına saklanır. Kız, muskanın üstünden üç kez geçince, bağlanır. Muska oradan alınmaz da, kız gelin olduktan sonra üstünden yetmiş kez geçerse, cinlerle sevişip gebe kalır, sonra doğurarnaz, ya da doğururken çok büyük acı çeker, ölüme bile sürüklenirmiş. Büyünün sürüp gitmesi isteniyorsa, aradan kırk gün geçmeden, daha doğrusu kız üstünden yetmiş kez geçmeden, muska konduğu yerden alınıp, başka bir yere konur. Muska orada buİunduğu sürece, kız bağlı kalırmış. Bu büyü çözülmez de, kız ölür ya da çıldınr, büyüyü yapan da bilinirse yedi kurşun, ya da yedi bıçak yarası ile öldürülmesi gerekir. Yoksa başına gelecek yıkmun önüne geçilmezmiş. Bu büyünün korkunçluğu yüzünden, yapan bir süre sonra muskayı koyduğu yerden alır, ateşte yedi <<Elhaın>> okuyarak yakar, gelin çözülür. Büyü anlaşılır, yapan, bilinmezse, çözülmesi için şöyle yapıhr: Kırk çeşmeden birer yudum, yetmiş dereden birer küçük kaşık su alınır. Bir kğıdın üzerine mor mürekkeple yetmiş <Kulhuvallah» yazılıp bu suya. atılır. Eriyip su bulanıncaya değin ezilir. Sonra, bu sudan yedi yudum gelme, yedi yudum güveye içirilir. Kalan su, bir kazan ilik suya katılır, bu su ile gelin-güvey yıkanır, sonra üçer rikaat namaz kılar, o günün gecesi işler de düzelirmiş.
Seher vaktinde besmeleyi yazılır. Vefkin ortasındaki Allah sevmesi istenilen kimsenin adı larak, niyet üzerine yedi sabah okunup vefkin üzerine nefes tertip sağ kolda taşınmaya mesi istenilen kişi derin bir talibini sever, ona bağlanır. Yazılacak vefk şudur;
Al kirazın yemişi yendikten sonra <kırk > bir çekirdeği bir küçük muşamba torbanın içine konur ağzı iplikle yedi düğüm vurularak bağlanır. Kızın ya da kadının adı çekirdeklerinin sayısınca söylenip, yedi kez külli şey’in kaadirin» denir, büyü yaptıranın evine doğru üflenir. Çekirdekler üç gece ayışığmda bırakılır sonra alınarak yeşil bir beze sahiptir dikilir kırk bir dikiş vurulur. Çekirdekler ayışığında kaldığı sürece her gece yetmiş üç kez : Muradım murad Sen eyle imdat Hdliku’l mahi ıl kat • Sahi bu’ hasenat Allah Allah Allah hu
denir, göğe doğru üflenir, üç rikaat namaz kılınıp tanrıya yakarılır. Sonra çekirdeklerin bulunduğu çıkın büyüyü yaptıranın evinin önünde bir yere gömülür (gecenin uygun bir saatinde) Üç gün geçtikten sonra gece (yatsıdan sonra) büyüyü yaptıranın evinin çevresine bir daire çizilir (değnekle, demir çivi ile, uygun ne varsa onurla), dairenin içine büyüyü yaptırarnn adının ilk harfi yazılır.
Üç <besmele» çeklip bırakdır. Büyü yedi gün ya da kırk bir gün içinde etkisini gösterir, kız, kadın, kimse, sevdiğinin gözüne olgun bir al kiraz gibi görünmeye başlarmış. Bu büyüyü yalnız, yapan hoca, cinci, kimse o, uygular, yaptıran işe karıştırmaz, uygulanışını da izlemez. Böyle bir büyü ancak kirazların olgunlaştığı haziran, temmuz aylarında yapılabilir. Kiraz yetişmeyen yerde yapılmasının önemi yoktur.
Sevdiği kıza, kadına güzel, çekici görünmek isteyen bir erkek, kuşburnu denen, yaban gülünün tohumlarından yedi tane aldıktan sonra yedi çeşmenin suyu ile ıslatır.Üç gün bu tohumları ayışığında bırakır. Üçüncü günün sonunda, akşam ezanından sonra koyduğu yerden alıp her birinin üzerine sevdiği kimsenin adını söyleyerek yedi <elham» okur, sağına soluna üfler, «tuu barekallah» der. Kur’andan «Yusuf» suresini okur, aynaya bakar. Kuşburnu tohumlarını ayrı ayrı yedi küçük muşambaya sarar, sevdiği kadının adını söyleyerek her muşambanın üzerine üfler. Bu işleri bitirdikten sonra her gece yatsıdan sonra bir tane olmak üzere, yedi muşambayı, sevdiği kimsenin evinin çevresinde, evini içine alacak bir daire çizer gibi, ayrı ayrı yerlere gömer. Her görmüşten sonra: Sen utandırma ya Rabbi Sen koru ya Rabbi Allah Allah Allah Hu Hu Hu Hay Hay Hay Ya Hdlik ya Hdlik ya Ht2lik Ya Malik ya Malik ya Malik Euzubilldh euzubilldh euzubillcih
söyler. Üç gün ortaklıkta görünmez, üç gün bittikten sonra sevdiği kimseye aldırış etmiyormuşcasına ortalıkta dolaşır. Yedi gün içinde büyüyü yapan erkek sevdiği kimsenin gözüne Yusuf gibi güzel, yakışıklı görünürmüş.
İnsanlar ve büyü, bu sözün anlamı insanların var olmasından itibaren, genelinde anlamsız bile olsa, büyülerin, muskaların, mühürlerin ve buna benzer şeylerin bir anlam da hurafi inanışları, mistik düşünceleri taşısa bile tarihsel inançlar ve gelenekler süresi içerisinde yerini almıştır. Bu durum eskiden günümüze kadar olan tüm toplumlarda ve medeniyetlerde çok önemli farklılıklar göstererek varlığını sürdürmüş ve de sürdürmekte devam etmektedir.
Bu önemli farklılıkların nedeni ise, çok tanrılı dinlerin olduğu eski çağlarda canlıların var olduğu ve yaratılmış olduğu düşüncesinin hakim olmasındandır. Oysa tek tanrılı dinlerin olduğu çağımızda, canlıların ve evrenin yaratılmış olduğu inancı geçerlidir. Bu durumda büyülerle uğraşan kimselerin dini inançlarının, geleneklerinin, manevi kimliklerinin oldukça güçlü olmasından kaynaklanmaktadır.
Sübhaneke la ilahe illa ente ya rabbe külli şeyin ve varisehu ve razikahu ve rahımeh.
Yukarıdaki esmayı perşembeyi cumaya bağlayan gece akşam ezanından sonraki ilk bir saatte 150 kere kendisine aşk duymasını istedigin kişinin niyetiyle okursan o kimsenin kalbinde sevgi ve aşk girer. Uygulama sırasında güzel bir tütsü yakıp loş bir ortam oluşturmaya dikkat ediniz.
3 damla lavanta yağı, 3 damla portakal yağı, 1 damla limon yağı Bu karışım sevdiğiniz bir kişinin sizi arzulaması için yapılır. Esans olarak kullanılır. Sevdiğiniz kişinin kokunuzu alacak kadar yakında olması yeterlidir.
3 damla günlük ağacı yağı, 3 damla selvi yağı, 3 damla sandal ağacı yağı Evlilik bağını güçlendirmek için kullanılır. Eşinizle birlikte olduğunuz zamanlarda pembe yada açık mavi bir mum ile birlikte yakınız.
5 damla gülağacı yağı, 5 damla biberiye yağı, 5 damla mandalina yağı, 3 damla limon yağı Bu yağ karışımını, bir ilişkiyi aşka dönüştürmek için kulanabilirsiniz. Bir mumu bu yağ ile kutsayın. Sevgiliniz gelmeden yarım saat önce yakın.
İnsanlar ve büyü, bu sözün anlamı insanların var olmasından itibaren, genelinde anlamsız bile olsa, büyülerin, muskaların, mühürlerin ve buna benzer şeylerin bir anlam da hurafi inanışları, mistik düşünceleri taşısa bile tarihsel inançlar ve gelenekler süresi içerisinde yerini almıştır. Bu durum eskiden günümüze kadar olan tüm toplumlarda ve medeniyetlerde çok önemli farklılıklar göstererek varlığını sürdürmüş ve de sürdürmekte devam etmektedir.
Bu önemli farklılıkların nedeni ise, çok tanrılı dinlerin olduğu eski çağlarda canlıların var olduğu ve yaratılmış olduğu düşüncesinin hakim olmasındandır. Oysa tek tanrılı dinlerin olduğu çağımızda, canlıların ve evrenin yaratılmış olduğu inancı geçerlidir. Bu durumda büyülerle uğraşan kimselerin dini inançlarının, geleneklerinin, manevi kimliklerinin oldukça güçlü olmasından kaynaklanmaktadır.
Vefk’lerin sütun ve satır hane toplamları eşit olmalıdır. Vefkler nereden toplanırsa toplansın aynı sayıyı vermelidir. Toplamlar eşit olmazsa vefk yanlış hesaplanmıştır, vefk sayilmaz. Vefkler 3lü, 4lü, 5li ,6lı ,7li ,8li ,9lu ,10lu ,11li olmak üzere çeşitli Yıldızlara uygun olarak yazılır.
3 lü vefk (ZUHAL) Satürn
4 lü vefk (EL-MÜŞTERİ) Jüpiter
5 li vefk (EL-MERİH) Mars
6 lı vefk (ES-SEM) Güneş
7 li vefk (EZ-Zühre) Venüs
8 li vefk (UTARİD) Merkür
9 lu vefk (EL-KAMER) Ay
10 lu vefk ve 11 vefk 7 yıldızın dışında bir etkiye sahiptir.
Vefk; bir dörtgen içine birbirlerini kesen doğruların arasında oluşan dörtgenlere, uygun bir zamanda ve uygun şartlarla belirli kurallara göre yazılan ve sayılar, harfler ve kelimelerin yazılmasıyla meydana gelen işlemdir. Vefk türünün, Ateş, Toprak, Hava ve Su şekilleri vardır. Vefklerdeki Ateş, Hava ve Su şekilleri Toprak şeklinin değiştirilmesiyle türetilir.